Информация о песне На данной странице вы можете ознакомиться с текстом песни Uhud, исполнителя - Dursun Ali Erzincanlı
Дата выпуска: 21.10.2003
Язык песни: Турецкий
Uhud |
Günlerden cuma…\nUhut’a gelenler var.\nMedine yolu toz duman…\nUhut’a gelenler var.\nBir dağılsa da şu hava,\nGörsek Medine-i Münevvere'den Uhut’a gelenleri.\nBir görsek Allah Rasulü'nü\nVe eroğlu erleri…\nBakın göründüler işte;\nAtının üzerinde evrenin efendisi!\nCihanın gözbebeği!\nUhut’un sevgilisi!\nSağında ve solunda ashab-ı güzin\nÖnündeyse iki üveyk yürüyor;\nBiri Sad bin Muaz,\nDiğeri Sad bin Übade.\nAllah'ım bu ne edep\nAtlarının bile başı yerde…\nBakın şu iki gence!\nİkisi de onbeşinde…\nŞu kısa boylu olanı Rafi' bin Hadic!\nParmaklarının ucuna basıyor ki Boyu uzun görünsün!\nİyi ok attığı söylenince\nİzin veriyor efendimiz.\nDiğer gençse Semüre bin Cündüp…\nAğlayarak peygamberinin yanına gidiyor.\nYa rasulallah! diyor,\nRafi’ye izin verdiniz. Bana niye izin yok?\nBen rafi’yi güreşte yeniyorum.\nEfendimiz tebessüm buyuruyorlar.\nVe bu iki ana kuzusuna güreş tutturuyorlar.\nSemüre Rafi’yi yenince güreşte,\nFahr-i kainat ona da izin veriyor.\nGünlerden cumartesi…\nUhud’a gelenler var.\nİşte Ayneyn Tepesi-Okçular Tepesi-\nBaşlarında Abdullah bin Cübeyr\nSultanı dinliyorlar.\nDüşmanı yendiğimzi görsenizde\nSize haber vermedikçe, adam göndermedikçe\nYerlerinizden ASLA ayrılmayın!\nKuşların cesetlerimizi kapıştıklarını görseniz dahi\nBen size adam göndermedikçe\nYerlerinizden asla ayrılmayın!\nİki ordu da hazır…\nİki ordu da harp nizamında…\nVe Uhud’un kalp atışları dışında yeryüzü nefes bile almıyor!\nSessizliği bozan Kureyş'in Sancaktarı'dır.\nSöylediği her söz küfür kokulu…\nBenimle çarpışmaya er meydanına kim çıkar!\nBu bir meydan okumadır.\nCevapsa bir çift ayak sesi…\nGözler Uhud toprağında yürüyen bu ayaklarda…\nKime ait bu adımlar ki bastığı toprak 'ALLAH' diyor!\nVe Esedullah namıyla Hz. Ali (R.A.) yürüyor.\nBirkaç saniye, bir tek hamle…\nALLAH'ın (C.C.) Arslanı dimdik ayakta\nKureyş'in sancağı ise yerde…\nArdından bir başkası yükseltiyor sancağı\nAma bilmiyor ki bu defa kim var Uhud meydanında\nGökyüzünde yıldırımlar\nYeryüzünde Hamza var.\nAsıl şimdi başladı Uhud’un türküsü.\nTam üç katı düşmanla Peygamber (A.S.M) ordusu\nGöz göze ve diş dişe.\nUhud’da yiğitler var.\nİşte: Ebu Lücane…\nKılıcın üzerinde bir yazı\nKorkaklıkta ar İlerlemekte şeref var!\nİşte: Musab bin Umeyr…\nZırhını giyinince\nNasılda Peygamber’e (A.S.M.) benziyor.\nVe döne döne savaşan Hz. Hamza…\nBen Allah'ın (C.C.) Arslanı'yım diyor!\nEbu Katade’ye bakın.\nBakın bir ok fırlıyor müşrik yayından\nBir havayı yara yara geliyor.\nHedefte Rasulullah (A.S.M.) var.\nİşte: Ebu Katade…\nOkun Fahr-i Kainat’a (A.S.M) doğru gittiğini görünce\nALLAH'ı(C.C.) andı önce\nVe uzattı başını!\nOk Katade’nin gözüne saplandı.\nUhud’da yiğitler var…\nŞirk ordusunu bozguna uğratan…\nÖmer bin Hattab’a bakın\nGözleri çakmak çakmak…\nAma telaş var yüzünde Hz. Ömer'in (R.A.)\nBu ne hal ey Ömer…\nDüşman hüsran yaşarken\nZafer kaznılmışken\nBu ne hal ey koca Ömer!\nNiçin okçular tepesine bakıyorsun?\nNeler oluyor orda?\nNiye iniyor okçular Ayneyn Tepesi’nden?\nAllah Rasulü(A.S.M) haber vermeden niye iniyorlar?\nEy Abdullah bin Cübeyr!\nDurdursana okçuları!\nDurun, Allah (C.C.) aşkına durun!\nArkanızdan düşman geliyor, inmeyin yerinizden.\nSahabe sendeliyor inmeyin yerinizden.\nKainat yalvarıyor inmeyin!\nSultanlar Sultanı'nı(A.S.M) incitecekler, inmeyin!\nPeygamber (A.S.M) ordusu iki ateş arasında…\nEfendimizin (A.S.M) etrafında on beş sahabe…\nBakın, mübarek elleri Rasulullah'ın (A.S.M.)\nYüzüne kapanıyor!\nKainatın affı için semaya kalkan eller\nŞimdi kan içinde!\nYetiş Ey Ebu Ubeyde!\nNur saçan yüz kan içinde!\nZaman donuyor sanki,\nVe dudaklarının arasından birşey düşüyor.\nKıpkırmızı bir yakut gibi\nPeygamberin (A.S.M.) mübarek dişi!\nUhud Dağı'nı bir titreme alıyor.\nZaman donuyor sanki,\nVe gökler yırtılıyor!\nUhud Dağı'nı bir titreme alıyor!\nKimse Uhud’a ilişmesin.\nÇünkü bir ses geliyor altı yerden!\nMuhammed’in (A.S.M.) dişi yere düşmesin!\nVe Cibril-i Emin yaratıldığı günden beri,\nEn hızlı inişiyle iniyor!\nÇünkü altı yönden bir ses geliyor!\nYere düşmesin Muhammed’in (A.S.M.) dişi!\nKara bulutlar çöktü Uhud’a!\nBir ses ortalığı velveleye verdi:\nMuhammed (A.S.M.) öldürüldü!\nMuhammed (A.S.M.) öldürüldü!\n'Eğer O (A.S.M.) öldürüldüyse ben niye yaşıyorum! '\nDiyen Enes bin Nad atıdı küfrün alevleri arasına!\nArtık yaşlı gözler Sevgili’yi (A.S.M.) arıyor.\nKab bin Malik Hz. sesi duyuldu:\n'Rasuluh (A.S.M) yaşıyor,\nAllah (C.C.) 'ın Rasulü(A.S.M.) yaşıyor,\nOnu (A.S.M.) miğferinin arasından ışıl ışıl parlayan gözlerinden tanıdım.\nHabibullah (A.S.M.) yaşıyor.\nOnu (A.S.M.) şefkat dolu gözlerinden tanıdım.'\nAshab-ı Güzin'in sevincine bir bakın!\nUhud’un sevincine bir bakın!\nHz.Hamza duydu ya bu yeter!\nRasulullah (A.S.M.) yaşıyor ya bu yeter!\nYine daldı Hamza Kureyş'in dalgalarına!\nAma savaşırken bir ara sendeledi Hamza.\nVe boşlukta bir mızrak belirdi.\nEy Hamza! Uhud’u her anışımızda kaç mü'min girmek ister mızrakla senin arana?\nKaç mü'min keşke ben öleydim, keşke mızrak benim sineme saplansaydı der?\nAma Şehidlerin Seyyidi sensin!\nŞehidlerin Efendisi sensin!\nUhud’da şehidler var…\nŞehidlerin Seyyidi Hamza var Uhud’da!\nRasul-i Zişan'ın (A.S.M.) gözlerinden boşalan yaş,\nHamza’yı yıkar gibiydi!\nFahr-i Kainat (A.S.M.) hiç bu kadar elem duymamıştı!\nHiç bu kadar üzülmemişti!\nVe amcasına hiç böyle seslenmemişti:\n'Ey Rasulullah'ın (A.S.M) amcası Hamza;\nEy Allah (C.C.) 'ın ve Rasulü'nün (A.S.M) Arslanı Hamza;\nEy hayırlar işleyen Hamza;\nEy Rasulullah’a (A.S.M) koruyucu olan Hamza;\nAllah (C.C.) sana rahmet etsin!\nEğer senden sonra yas tutmak gerekseydi;\nSevinmeyi bırakıp sana yas tutardım! '\nVe bir ayet yankılanıyor Ahzab dağında:\n(Bismillahirrahmanirrahim-Rahman ve Rahim olan Allah'ın adıyla!)\n'Mü'minlerden öyle yiğitler vardır ki,\nOnlar Allah (C.C.) 'a verdikleri sözde sadakat gösterdiler.\nOnlardan bazıları şehid oluncaya kadar\nçarpışacağına dair yaptığı adağını yerine getirdi.\nKimisi de şehid olmayı bekliyor.\nOnlar verdikleri sözü asla değiştirmediler.' |